the truman show

güzel filmdir. jim carrey'le birlikte siz de o küreden çıkmak için debelenirsiniz.

başrolde jim carrey'nin oynadığı muazzam bir baş yapıt. insanı farkında olmadan yönlendirilebilmenin ne kadar kolay olduğunu, temelde insanın ne kadar basit bir yaratık olduğunu gösterir.

net harika film. ilk 3'ümdedir ama o ilk 3'ün sırası hiçbir zaman belli olmayacak

sözlükteki nickimi almama sebep olan film. günaydın ve olur da görüşemezsek iyi günler, iyi akşamlar ve iyi geceler.

izledikten sonra paranoyaklaştığım, etkisinden kurtulamadığım film. valla hala bazen gözüm etrafta kamera arıyor. bir kez daha jim carrey büyük adam dedirtmiştir.

en sevdiğim filmler arasındadır hatta ilk 3'tedir.

truman : hiçbir şey mi gerçek değildi? christof :sen gerçektin.seni izlemeyi bu kadar güzel yapan da buydu.

film biterken, yüzünüzde saçma ama iyi hissettiren bir gülümseme istiyorsanız mutlaka izleyin. jim abi var olm ? siz hayırdır.

bbg evlerine ilham veren film olduğu söylenir. ayrıca jim carey'in komedisiz de güzel işler yaptığının ıspatıdır.

good morning, and in case i don't see ya, good afternoon, good evening, and good night!

şimdiye kadar nası bişey yazmamışım lan buraya. izlediğim en güzel filmlerde ilk 10'a falan girer. sıralama yapmıyorum, bazen 1. ertesi gün 3. olur keyfime göre. bazen kendimi truman yerine koymuyor değilim, bir gün yaşamımın sınırlarına kadar gidip, ne zaman o kartonlara çarpacağım diye merak ediyorum.

denizdeki trumanla,küvvetteki adamın aynileşmesi çok başarılı sahnedir.

ygs zamanında truman doktirinini duymuştum. nasıl yaptıysam bu filmle onu bağdaştırmışım. fragman izlemeyi sevmezdim, konusuna bile bakmadım. savaş filmidir falandır diye düşünmüş listenin alt sıralarına atmıştım. meğerse olay öyle değilmiş tabi. bir arkadaşım tavsiye edince anlaşılmıştı. izleyincede mükemmel jim carrey filmlerinden bir tanesi olduğunu anladım.

çok kaliteli bi film. kesinlikle izlenmesi gerekir.

izlenmesi gereken ilk 20 filmim arasındadır

üstünde biraz düşünüldüğünde yaradılışı sorgulatan carrey filmi.

filmden sonra kendimi truman showdaymış gibi hissettiğim doğrudur

günaydın ve olur da görüşemezsek iyi günler, iyi akşamlar ve iyi geceler.

bu saatte bile iyi giden bir film. izlendiğinde insanın içinde kocaman bir ''acaba'' oluşuyor. sahip olduğu fikri çok iyi işliyor, başarılı.

aylarca harddiskimde durduktan sonra neymiş bu acep diyerek açtığım film. kesinlikle ilginç senaryosu ve muhteşem jim carrey oyunculuğuyla şu andan itibaren listemde ilk üçten birini işgal edecek. daha iyisi yapılana kadar en iyisi bu diyelim.

artık yüzünü göstermenin zamanı geldi christof.

"film şunu anlatıyor..." tarzı özetlenmemesi bile gereken, başından sonuna truman'la şaşırıp, truman'la öğrenen olmanın daha zevkli olduğuna inandığım, en sevdiğim oyunculardan jim carrey'nin müthiş bir filmidir. eski vs diye geciktirmeyin, önceliğinizi bu filme verin, pişman olmayacağınıza garanti veririm :)

bu film reality show kavramına öyle bir güzel gönderme yapar ki ayakta alkışlarsınız.gerek oyunculuklar gerek konu tam bir baş yapıt olarak nitelendirilebilir. i̇zlemediyseniz çok şanslısınız çünkü ilk defa izleme şansına sahipsiniz. puanım 9/10

i̇nanılmaz sağlam bir filmdir. kesinlikle bir kere izlenecek filmlerden değil. zaman geçtikçe tekrar tekrar izlenmelidir. şöyle söyleyeyim. çekildiği yıl filmi almak isteseydim korsanını almazdım, ya da vcd kiralamazdım, doğrudan orjinal kaydı bulup evin baş köşesine koymak isterdim. öyle bir film. ve asla tek bir teması yok, bir tane mesajı yok. hangi açıdan ele alırsan o bağlamda muazzam ufuklar açıcı bir film. o basit akışında bin bir türlü her izleyişte yeni kapılar açabilecek bir film. bu arada düşünmeden yazmaya bayılıyorum. dün sabah bilinç falan diye entry giriyordum konu nerelere geldi buraya da koyalım ki filmle ilişkili bir entry olmuştu. (#1810774)

kendimi tutamayıp arada spoiler kaçırabilirim izlemeyenler okumasın. çok yerde duyup öneri üzerine izlediğim bı filmdi ve gerçekten izlenmeye değer gayet güzel de bir film. ben izleyeli çok oldu o yüzden içerik olarak çok hatırlayamıyorum şuan ama hissiyat olarak en azından şunu hatırlıyorum. adam adına çok üzgün, çevresinde her kim varsa onlara karşı da o kadar öfkeliydim. şok olmuştum karısı bile showdu resmen.yazık günah değil mi be adama. bi daha uçan kuşa bile güvenmez artık. filmin içine girip her şeyi söyleyesim geldi o kadar içerledim:) tabi bende geç anladım da olsun ama yinede truman'dan önce ögrenmistim acı gerçeği. bak yine sinirlendim. pislikler. ahdgsf

hayatımda izlediğim en güzel filmlerden biri ama ben daha güzel bir final bekledim açıkcası.

olur da bu sabah sözlüğe giremezsem günaydın, iyi günler, iyi akşamlar ve iyi geceler. ciddi anlamda muhteşem bir senaryoya sahip olan ve jim carrey'in oyunculuğu ile de taçlanan bana göre baş yapıt bir film.

''beynime hiç kamera koyamadın..''

olur ya belki görüşemeyiz: iyi günler, iyi akşamlar ve iyi geceler...

--- spoiler --- ürün yerleştirme reklamı yaparken adamın sen napıyosun bakışı... --- spoiler ---

😕izlememiş olan varsa püüüü

insanlık da aynı kafeste yaşadığından bu kadar sevilen film. biriniz çıkmak için bir şey yaptınız ya da yaptıklarınızı bıraktınız mı? hayır. yazık olmuş filmlerdendir o yüzden. istediğinizi söyleyin hakkında bir şeye yaramaz.

Film hakkında yazılacak çok şey var. Ama ilk olarak şunu yazmak istiyorum ki yönetmen çok orjinal. Çekim açıları, bakış açısı, filmi ele alış şekli... Çok beğendim. Devamını sonra ekleyeceğim. " Belki deliriyorum ama bir şekilde bütün dünyanın benim etrafımda döndüğünü hissediyorum " Film bitti... Boşlukta hissediyorum. Söyleyecek çok sözüm vardı oysa filme dair... --- spoiler --- Filmin sonunda Truman'ın çıkışı nasıl bulduğunu, olayları nasıl çözdüğünü göstermemişler. Çünkü buraya seyirci yorumu katmak istemişler. Yani herkes kendi yolunu ve çıkışını kendi yöntemleri ile bulur, denmek istenmiş olabilir... Bunun dışında.... Cristophier' a farklı anlamlar yüklenebilir, açıkçası filmi hocamız ödev olarak vermişti ve muhtemelen görünürde verdiği mesajı almamızı isteyecektir. Ama ben Cristophier'ı İlahi Güç olarak betimledim zihnimde. Yani böyle de yorumlanabilir bence.... ( tartışmaya açık - %100 ü olarak değil ama kısmen düşünülebilir ) --- spoiler --- Film o kadar güzeldi ki.... Bizlerde Truman gibiyiz. Hayatımı, Truman'ın stabil giden, sonrasında denizde fırtınaya maruz kalan, fırtına dinince çıkış yoluna doğru yol alan ve halâ yol almaya devam eden sahneleriyle özdeşleştirdim. Truman o kapıyı açtı. Kapının açılmasına da farklı anlamlar yüklenebilir. Meselâ, mutlu olmak, özgür olmak ya da ölüm... Birçok farklı anlam yüklenebilir. Film bitince kamera açılarının güzelliğini falan da tamamen unuttum. Mutlaka 2. Kez izleyeceğim filmi. Çok çok çokkk geç kalınmış bir film... İzlemek için geç kalmışım.

Filmi izleyip etkilenmeme olasılığı yok gibi izlediğim zaman bi 'ulan yoksa..' kafasına girmedim değil. Üstelik bu kafaya girip işin içinden çıkamayanlar da varmış. Bayağı Truman Sendromu diye geçiyor. Bunu yaşayan birkaç kişi anlatılmış, ailesini öldüren dahi varmış. Buyrun okumak isterseniz truman show sendromu onedio

"in case i don't see ya, good afternoon, good evening, and good night"

Gerçek oldu. Wooowwww yapay güneş

galiba jim carrey'nin en sevdiğim filmi oldu. filmin pek çok ana fikri var. herkes kendince bir anlam çıkarabilir, herkes truman'da kendisini görebilir. sistem eleştirisi, kapitalizm eleştirisi, tanrı kul eleştirisi, özgür irade eleştirisi, bunlardan hepsi var. gerçi birisi olmadan diğeri olmuyor ya bu tarz "sistem" eleştirili filmlerde. tanrı kul olayını beğendim ben daha çok. gerçekleri keşfetmek acı verici ve zor bir yol. ya da gerçekleri keşfetmek fazla dar bir kalıp. bilmek diyelim buna. isterseniz sistemin size sunduğu basit ve kolay kandırmacaya kapılıp bilmemeye devam edebilirsiniz. fakat bilmek isterseniz, bunu gerçekten isterseniz, size kimse engel olamaz ve boğuştuğunuz tüm o fırtınalara ve alabora olmalara rağmen her şey bittiğinde özgür kalabilirsiniz. öyle bişiler işte. bunu anlatmak zor ve yoruldum. kısacası çok güzel film.

Size satılan bir Amerikan rüyasıdır sert bir sistem eleştirisidir.

Tee lisedeyken izlemiştim, uzun aradan sonra tekrar izledim. Forrest Gump'ın tersi gibi olmuş: İlahi güce boyun eğersen ödüllendirilir, karşı gelirsen cezalandırılırsın. Filmin sonunda Truman'ın hayatının geri kalanını düşündüm. Sylvia'ya kavuşması, talk showlarda boy göstermesi, yeni hayatı... Bir de aksi bir senaryo hayal ettim: Zirveden dibe çöküş, bilmem kaç yaşından sonra vasıfsız olduğun için iş bulamayış, "lan acaba kendi evrenimde kalsam daha mı iyi olurdu" düşüncesi... Dün hayranlıkla izleyenlerin bugün "sen şu hayatı çekilen eleman değil misin ya" demeye başlaması falan enteresan olabilirdi.

insanoğlu kendine sunulan yaşamın gerçekliğini kabul eder. platonun mağara alegorisini çok güzel anlatan bir film.

Hepimizin zaman zaman şüpheye düştüğü, hatta felsefi anlamda sorguladığı solipsizm manyaklığının en estetik ve en sansasyonel şekilde işlenmiş hali bu film olabilir ya. Bayılmıştım bu filme. O dönem TV sektörünü, bugünlerde de stalk ve sosyal medya içerik tüketimini eleştiriyor olarak ele alsak da bir taraftan ontolojik anlamda da baya sert bir film bence. Netflix önerdi demin, dayanamadım açtım izlicem.